Işıktan haberin var mı iyi mi ?
Herkes bu kadar kendini övmenin mütevazi bir yolunu bulmuşken ukala kalmayı başarabildiğim için gururluyum. Bir hikaye anlatıcam size ters yönden giden eski siyah bir araba. daha sonra öğrendim ki, gazlı da. binerken biliyordum ki şöförü sarhoş. yolcuları da öyle. gitmemesi gereken hızlarda giden her eşya gibi inatçı. ben elimde bir bira şişesiyle dinliyor ve kafamı sallıyorum ki, kimse daha fazla sarhoş olmasın. herkes tamam çünkü. yeteri kadar fazla her şey..
zor dönülen bir viraj tekrarlanmazsa bir şöför, sarhoşuğunun araba kullanmasına olumsuz etki olmadığına ikna edemez kendini. bütün hatalar bilinçliymiş gibi davranan gülümsemeler bazen ses de çıkarır. nefes alıp verirken anlamsız ve şekilsiz sesler. ve bütün bunların birşeyin başına sınırsız konursa çok satacağını bilirler. ve bir aç tavuk çok da farklı reaksiyonlar göstermerzler yet sınırsız bira bir buğday ambarıdır.
kimse farkında değil aslında bu kavşak daha önce de dönüldü. hiç bir konuşma yetmez çünkü döneni durdurmaya. ki dönmek bütün meselede bu aslında bütün eylemler gibi durana dek müthiştir. dünya bunu keşfettiğinde 19 yaşındaydım usanmak bilmiyor ve bu sebepten kıyamet diye bir şeye inanıyorduk. kısacası yine çok aysti içtim yaşamdan önce ölüm olduğunu tecrübe eden tek ben olduğumdan o arabada susmak ve razı gelmek bana düşüyordu. ve bu soruyu ancak ben sorabilirdim ölenler kendinden olmadıkça sorun yok değil mi ?
Hiç uykum yok. Hiç uyuyamıyorum. Domuz gibi içiyorum. Ama gözlerimi kapalı bile tutamıyorum. Sabaha beş saat var. Annemi düşünüyorum. Nerededir şimdi? Aynada kendime bakıyorum bazen. Ve tek kelime etmesem bile vücudum yaşadıklarımı, hayattan ne anladığımı anlatmaya yetiyor.
20 Nisan 2015 Pazartesi
8 Kasım 2014 Cumartesi
Bazen
kanlı bir savaş meydanında
zırhımı çıkarmış halde buluyorum kendimi..
oysa
insan bu denli savunmasızken
hiçbir savaşta kendi kendinin galibi olamamalı değil mi ?
bence
yakınlık; göreceli olduğu kadar
dereceli de bir kavram
birbirine çok yakın olunca
savaşın şiddeti daha da çok oluyor
sanki
çok yakındık da,
bir elimiz hep arkamızda
silahları saklarken
ölümcül darbeyi vurup vurmama konusunda
tereddütlerimiz vardı.
bu yüzden
belki de şarjöre hep bir boş bir dolu
kovanlar yerleştirdik.
artık hangisine denk gelirse..
belki
bir hamle yeter ikimizi öldürmeye
yada mermileri boşa harcamak niye ?
kanlı bir savaş meydanında
zırhımı çıkarmış halde buluyorum kendimi..
oysa
insan bu denli savunmasızken
hiçbir savaşta kendi kendinin galibi olamamalı değil mi ?
bence
yakınlık; göreceli olduğu kadar
dereceli de bir kavram
birbirine çok yakın olunca
savaşın şiddeti daha da çok oluyor
sanki
çok yakındık da,
bir elimiz hep arkamızda
silahları saklarken
ölümcül darbeyi vurup vurmama konusunda
tereddütlerimiz vardı.
bu yüzden
belki de şarjöre hep bir boş bir dolu
kovanlar yerleştirdik.
artık hangisine denk gelirse..
belki
bir hamle yeter ikimizi öldürmeye
yada mermileri boşa harcamak niye ?
5 Eylül 2014 Cuma
Gönül tablomdaki aritmetiği bozuk dört işlem; aramak,sevmek,beklemek ve gitmek.. olarak kaydedildi sicilime.
Bu saydıklarımın hiçbirisinin sağlaması da yoktu aslında, sende garantin olmadan hiçbir kanaat notu kullanmazdın.
Anlayacağım ben bu paramparça sevdada da, bütünlemeye kaldım.
Özgür Gümüşsoy - Teleparanoyakasyon
Bu saydıklarımın hiçbirisinin sağlaması da yoktu aslında, sende garantin olmadan hiçbir kanaat notu kullanmazdın.
Anlayacağım ben bu paramparça sevdada da, bütünlemeye kaldım.
Özgür Gümüşsoy - Teleparanoyakasyon
26 Ağustos 2014 Salı
12 Ağustos 2014 Salı
2 Ağustos 2014 Cumartesi
Şimdi size gelecekte olacakları anlatmak istiyorum. 26 yaşındasın, hayallerinin işinin, şu an yapmakta olduğun iş olmadığını düşünüyorsun. hayallerinde ki iş için 4 yıl okuman lazım yada benzeri bir eğitim alman lazım.
Şimdi yakın resme bakalım:
60 yaşına kadar çalışacaksın, bu demek ki daha 34 yıl var. en iyi ihtimalle 3 yıl çalışıyorsun, 4 yıl eğitim alırsan 7 yıl kaybediyorsun.
7 yıl karşısında 30 yıl.. 30 yıllık hayalinin mesleği için yatırım yapman gereken 4 yıl.
Hayatınızın her anında bu böyle. bugün için zor gözüken kararlar aslında çok daha büyük bir başarı için alınması gereken küçük fedakarlıklar. Hikayeler başlar hikayeler biter.
Şimdi yakın resme bakalım:
60 yaşına kadar çalışacaksın, bu demek ki daha 34 yıl var. en iyi ihtimalle 3 yıl çalışıyorsun, 4 yıl eğitim alırsan 7 yıl kaybediyorsun.
7 yıl karşısında 30 yıl.. 30 yıllık hayalinin mesleği için yatırım yapman gereken 4 yıl.
Hayatınızın her anında bu böyle. bugün için zor gözüken kararlar aslında çok daha büyük bir başarı için alınması gereken küçük fedakarlıklar. Hikayeler başlar hikayeler biter.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)